sağlık, kadın, hastalıklar, cilt bakımı, sağllık haberleri, sağlık bilgileri, çocuk, pspikoloji

Posts tagged ‘nelerdir?’

Güzel sanatların çeşitleri nelerdir?

Güzel sanatlara ilgisi olan arkadaşlarım, güzel sanatlarda kullanılan malzemeler ve bu malzemelerin hangi özellikleri taşıdığını öğrenmek istiyorsanız sizlere bazı açıklamaları paylaşıyorum. Umarım işinize yarar…

guzel sanatlar Güzel sanatların çeşitleri nelerdir?

Güzel sanatların çeşitleri:
1 – Edebiyat: Kelimelerle yapılan bir güzel sanattır. Nazım ve nesir yolundaki bütün eserler bu kola girer.
2 – Resim: Yağlı, sulu ya da kuru boyalarla bir zemin üzerine çizgiler çizme ve boyama suretiyle yapılan güzel sanattır. Resim yapan sanatçıya ressam adı verilir.
3 – Heykel: Ya tabiatta var olan ya da hayalde canlandırılan varlıkları,taş, çamur, tahta, maden gibi maddeler kullanmak suretiyle üç boyutlu olarak yapma işidir. Heykel yapanlara heykeltıraş adı verilir.
4 – Mimarlık: İnsanların estetik zevklerine hitap edecek şekilde yapılar yapmaktır. Tarihî olmak özelliğini kazanmış yapıtlar, tapmaklar, camiler, saraylar, bir medeniyetin en güzel eserlerini meydana getirirler. Sanatçılarına mimar adı verilir.
5 – Musiki (Müzik): Sesleri melodi haline getirme sanatıdır. Müzik, pek çok bölümlere ayrılır. Musiki bestecilerine musıkişinas denir.
6 – Tiyatro: Bir hikâyenin, sahnede, oyuncular tarafından canlandırılarak temsil edilmesi sanatıdır. Bugün tiyatro eserleri, sinemalarda, radyolarda, televizyonlarda yer almaktadır. Eseri oynayan sanatçılara aktör, aktris adı verilir.
7 – Dans: Musikiye uyularak yapılan ritmik hareketlerdir. Pek çok çeşitleri vardır.

Bunların dışında olarak, bugün, sinema ve fotoğrafçılığı da güzel sanatlar arasında sayanlar vardır.

Güzel sanatların çeşitleri nelerdir?

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar nelerdir?

Cinsellik bilinçsiz şekilde yapıldığında cinsel yolla bulaşan hastalıklara davetiye çıkartıyor. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar sadece cinsel hayatı değil sağlığı da tehdit ediyor. Bu hastalıklara yakalanmanın en büyük sebebinin bilinçsizlik olduğunu belirten uzmanlar cinsel yolla bulaşan hastalıkların neler olduğu ve korunma yolları hakkında bilgiler verdiler. Eğer kendinizi ve çevrenizdekileri seviyorsanız bu önerilere mutlaka göz atmalısınız.

cinsel yolla bulasan hastaliklar Cinsel yolla bulaşan hastalıklar nelerdir?

Hastalıklar nasıl bulaşır?

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar ancak cinsel hastalığı olan birisiyle girilen cinsel ilişki sırasında ya da fiziksel temas sonucunda bulaşabilir. Doğal olarak birden fazla seks partneri olan kişiler, daha fazla risk altındadırlar.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, kan yolu ile de bulaşabilir mi?

HIV ( AIDS virüsü), hepatit B virüsü ve frengi mikrobu kanda da bulunduğundan cinsel ilişki dışında kan yolu ile de bulaşabilen hastalıklardır. Bulaşmada kontrolsüz kan nakli, steril ( mikroplardan arındırılmış) olmayan şırınga ve iğneler, kesici ve delici aletler de rol oynar. Damar içi uyuşturucu bağımlılarının kullandıkları şırınga ve iğneler ile bu hastalıkların bulaşma riski vardır.

Cinsel yolla bulaşan hastalıkların hangileri anneden bebeğine bulaşabilir?

HIV enfeksiyonu, hepatit B, sifiliz (frengi), gonore (bel soğukluğu), herpes ve klamidyoz adı verilen hastalıklar gebelik süresince veya doğum sırasında anneden bebeğine bulaşabilir.

Bu hastalıklarda her zaman belirti olur mu?

Cinsel temastan sonra hastalık belirtilerinin ortaya çıkması için geçen süre (kuluçka süresi) hastalıktan hastalığa fark gösterir. Her zaman belirti olmayabilir. Bu süre günler (bel soğukluğu), haftalar (klamidyoz, hepatit B), aylar (frengi) ya da yıllar (AIDS) olabilir. Bazen de rahatsız etmeyecek kadar hafif belirtileri olabilir. Özellikle kadınlarda bazen hiç belirti görülmez. Ancak, tedavi edilmediği sürece, belirtisiz enfeksiyonu olanlar, bilmeden hastalığı başkalarına bulaştırırlar.

Belirtileri nelerdir?

– İdrar yaparken yanma, acıma, sık sık idrara gitme
– Peniste, vajinada, makatta veya ağızda yaralar, siğiller ve içi su dolu kabarcıklar oluşması
– Penis, vajina veya makattan akıntı olması.( Bu akıntı su gibi, süt gibi, beyaz, sarımtırak veya yeşil olabilir ve kokusu normal vajina akıntısından farklıdır.) – Kasık kıllarında, makatta veya vajina etrafında kalıntı
– Kasıklarda şişkinlikler ve bezeler
– Yumurtalıkların birinde veya her ikisinde ağrı
– Karnın alt bölümünde ağrı
– Cinsel ilişkiden sonra kanama

Cinsel yolla bulaşan hastalıklarda bu belirtilerden biri ya da birkaçı beraberce görülebilir, ancak bunlar başka hastalılara da bağlı olabilirler. Tanı konması ve tedavi için cinsel yolla bulaşan bir hastalıktan şüphelendiğinizi söyleyerek doktora gitmelisiniz.

Bu hastalıkların tedavisi var mı?

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar tedavi edilebilirler. Ancak AIDS’in tedavisi yoktur. Ayrıca Hepatit B’den de aşı ile korunabilirsiniz.

Tedavi edilmezse ne olur?

Eğer cinsel yolla bulaşan bir hastalığa yakalanıp tedavi edilmezseniz bu ciddi sonuçlar verebilir. Kısırlık ya da kadınlarda dış gebelik gibi… Ayrıca bir cinsel yolla bulaşan hastalığa yakalanmak, AIDS (HIV) virüsünü almayı kolaylaştırır.

Bu hastalıklar cinsel ilişki dışında da bulaşabilirler mi?

Bu hastalıklardan birinin mikrobunu taşıyanlar gebelik veya doğum sırasında taşıdıkları mikrobu bebeklerine geçirebilirler.

AIDS virüsü ve Hepatit B mikrobu taşıyan kişilerden kan nakli, steril olmayan iğnelerle kan alınıp verilmesi, tedavi yapılması, damardan uyuşturucu kullanımıyla (başkasının iğnesinin kullanılması ile) veya temiz olmayan iğnelerle dövme yapılması, kulak delinmesi gibi yollarla bulaşabilir.

Başkasının bardağını veya çatal kaşığını kullanmakla cinsel yolla bulaşan hastalıklara yakalanmazsınız.

Ayrıca başkasının nefes ve öksürüğünden, onunla el sıkışmak ve öpüşmekle da bu hastalıklar bulaşmaz. Böcek ve sivrisinek ısırması, tuvaletlerden (klozet kapağından), yüzme havuzları veya hamamlardan da bu tür hastalıklar bulaşmaz.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan nasıl korunulur?

– Cinsel ilişkide kondom kullanın.
– Cinsel eş sayısının artmasının, hastalık bulaşma riskini de arttırdığını unutmayın. – Hastalık belirtisi olmadan da bulaşma olabileceğini unutmayın.
– Alkol ve uyuşturucunun doğru ve sağlıklı düşünmeyi engelleyerek, cinsel ilişki sırasında olumsuz davranışlara neden olabileceğini aklınızdan çıkarmayın. – Size nakledilecek kanda gerekli testlerin yapılıp yapılmadığını sorun.
– Başkalarının kullandığı şırınga ve iğneyi kullanmayın. Bir defa kullanılıp atılan şırınga ve iğne kullanılmasını isteyin.
– Hamile iseniz, doğum öncesi dönemde düzenli sağlık kontrollerinizi yaptırın.

Cinsel yolla bulaşan bir hastalık olduğunu düşününce ne yapmalıdır?

Cinsel yolla bulaşan hastalık belirtilerinden kuşkulandığınızda muhakkak bir uzmana başvurun. Yakınmalarınız kaybolsa da, hastalıklar genellikle kendiliğinden iyileşmezler. Tedavi her zaman gerekir.

Hangi hastalıklar cinsel ilişki yoluyla bulaşabilir?

Bugün için 40’ dan fazla cinsel yolla bulaşan hastalık bilinmektedir. En sık rastlanılanları: – HIV enfeksiyonu ( AIDS )
– Hepatit B
– Bel soğukluğu ( Gonore )
– Frengi
– Klamidyoz
– Kandidiyazis
– Trikomoniyazis
– Yumuşak şankır
– Granuloma inguinale
– Genital herpes
– Lenfogranuloma venerium

Doktora gitmekten çekinmeyin!

Cinsel yolla bulaşan hastalıkların çoğunun tedavisi kolaydır. Laboratuar incelemeleri gerekebilir. Verilen tedaviyi, şikâyetleriniz geçse bile tam uygulayın. Tedavi süresince cinsel ilişkide bulunmayın ya da ilişki olduğunda siz veya eşiniz kondom kullanın.

Eşinizi ya da ilişkide bulunduğunuz kişiyi uyarınız

Hastalığın size bulaştığı andan sonra ve tedavi süresince hastalığı cinsel ilişkide bulunduğunuz herkese bulaştırabilirsiniz. Bu nedenle kontrol ve tedavi için geçmişte cinsel ilişkide bulunduğunuz insanları uyarmalısınız.

Güvenli cinsel ilişki kurunuz

Cinsel yolla bulaşan hastalığı olmayan, başka biriyle ilişkisi olmayanlarla ve tek bir eşle cinsel ilişki kurmaya özen gösterin. Sizin tek eşiniz olabilir. Ama eşinizin başka eşi olmadığından da emin olunuz.

Şüpheli her ilişkide

Başkasıyla cinsel ilişkiye girdiğini bildiğiniz ya da düşündüğünüz herkesle kurulan ilişki şüphelidir. Kondom(kılıf) kullanın. Güvenli cinsel ilişki için kondom kullanımıyla ilgili ayrıntılı bilgi edinin.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar nelerdir?

Dış gebeliğin belirtileri nelerdir?

Bir çok insan boş gebelikle dış gebeliğin aynı şey olduunu düşünmektedir. Ancak boş Gebelik hakkında daha fazla bilgi”>gebelik ve dış gebelik tamamen farklı sebeplerden dolayı oluşuyor. Kadıköy Şifa Ataşehir Tıp Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Yasemin Yakut boş gebelik ve dış gebelik hakkında bilgiler verdi.

dis gebelik1 Dış gebeliğin belirtileri nelerdir?

Boş gebelik nedir?

Boş gebelik, gebelik kesesi içinde embriyonun (yani bebeğin) olması gereken haftada görülmemesi demektir. Halk arasında su gebeliği, tıp dilinde de anembriyonik gebelik denmektedir. Son adet tarihine göre gelişimi ve gidişatı iyi olacak bir gebelik ise 5. ve 6. haftalara da görülen gebelik kesesinin içinde 7. haftada artık embriyo ve kalp atışının görülmesi gerekir. Hastada ilk muayenede rahim içinde olması gereken yerde olması gerektiği gibi gebelik kesesi görülmesi gerekir. Ancak kese içinde embriyoyu da görebilmek için hasta 7. haftada yeniden muayene edilir. Sağlıklı bir gebelikte bu haftada kese içinde embriyoyu ve kalp atışını görmek gerekir. Şayet gebelik kesesi var ama içinde embriyo görülmüyorsa boş gebelik tanısı alır. Boş gebelik belirtileri ile normal gebelik belirtileri aynıdır.

Ancak boş gebelikte bazı vakalarda kahverengi lekelenme tarzında kanamalar ortaya çıkar. Boş gebeliğin tekrarlama eğilimi yoktur. Boş gebelik mevcut gebeliğe özgü bir durumdur. Sadece bu gebelikte yumurta ya da sperm hücresinin kalite bozukluğundan kaynaklanır. Anne ve babada kalıcı bir genetik problem yok ise tekrarlamaz. Bazı durumlarda kromozal bir bozukluktan ileri gelebilir. Boş gebeliğin tedavisi kürtaj yapılması yani bu boş gebeliğin tıbbi olarak tahliye edilmesi ile gerçekleştirilir. Müdahale sonrası bir adet kanamasından sonra hemen hamile kalınabilir.

Dış gebelik nedir?

Kadın döllenme hücresi yumurta ile erkek dölleme hücresi sperm yumurtalık kanalı dediğimiz tubaların 1/3 uterusa yakın kısmında bir araya gelir ve bölünerek çoğalır. Bu çoğalma esnasında aynı zamanda kendi etrafında rotasyon yaparak, yuvarlanarak rahim içine ulaşır ve orada büyümeye başlar. Sağlıklı bir gebelikte böyledir. Ancak tubalarda herhangi bir sorun var ise bu gebelik materyali yuvarlanarak yoluna devam edemez ve tubada kalıp büyümeye devam eder. Ancak tubanı yapısı rahim içindeki kavite dediğimiz özel boşluk gibi gebeliğin büyümesine uygun bir ortam değildir. Gebelik materyali bir süre sonra burada tubanın yapısını bozar, kanamaya neden olur. İşte bu duruma dış gebelik (= ektopik gebelik) denir.

Dış gebeliğin yaklaşık %80’ni tubalardadır. Daha az olasılıkla karın içinde, yumurtanın üzerinde ve servikal kanalda da olabilir. Dış gebeliğin erken döneminde elbette gebeliğin ilk belirtileri vardır. Takip eden günlerde gebe vajinal kanma ve kasık ağrısı şikayetleri ile bir uzmana baş vurabilir. Ancak bu ağrı şiddetli bıçak saplanır gibi değişik yoğunlukta hissedilen bir ağrıdır. Adet rötarı, vajinal kanama, şiddetli kasık ve karın ağrısı şikayeti olan gebede muayenede ele gelen kitle (tubal gebeliğin olduğu tarafta kitle) saptanırsa hekim mutlaka dış gebelikten şüphelenir. Esas tanı ultrasonografi ile teyit edilir. Beta HCG denilen kanda gebelik testinin değerleri istenilen düzeyde yükselmemektedir. Gidişatı iyi olacak rahim içi gelişecek bir gebelikte Beta HCG dediğimiz gebeliğe özel hormonun kan değerleri iki günde bir iki katına çıkar. Oysa dış gebelikte bu değer beklenen şekilde yükselme göstermez.

Boş gebelikte tedavi şekli rahmin içindeki embriyo içermeyen gebelik kesesi materyallerinin kürtaj ile sonlandırılması iken dış gebelikte tedavi metodu çoğunlukla cerrahi olup karın içi açılarak ya da laparoskopi dediğimiz ameliyatlarla olur.
Dış gebeliğin belirtileri nelerdir?

Erken Hamilelik Belirtileri Nelerdir ?

Sağlık

erken-hamilelik-belirtileri-nelerdir--0.jpg
Erken Hamilelik Belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Erken Hamilelik Testi ile en doğru sonucu alırsınız fakat sizlere suncağımız Belirtilerin de birçoğunu gösteriyorsanız Hamile olduğunuz kanısına varabilirsiniz. Hamilelik Belirtileri, bazı insanlar da çok yoğun olarak görülürken bazıların da farklı olabilir.

Erken Hamilelik Belirtileri Nelerdir ?

En belirgin Hamilelik Belirtileri: Bulantı, Sık İdrara Çıkma, Aşırı Uyuma İhtiyacı ve Kokulara Karşı Duyarlılıktır.

Bu belirtilerden birçoğu sizde varsa bir an önce bir hekime başvurunuz, veya Hamilelik Testi yöntemini deneyiniz.

Hamilelik ile vücuttaki hormonal dengeler tamamen değiştiği için bu belirtiler görülür. Bu şekilde kadının hamile olup olmadığı anlaşılır.

Erken Hamilelik ile ilgili soru, sorun ve yorumlarınız için Erken Hamilelik Formunu kullanabilir, diğer insanlarla iletişime geçebilirsiniz..

GEBELİĞİN TANISI

GEBELİK (hamilelik) BELİRTİLERİ

Aşağıdaki belirtiler erken gebelik döneminde en sık görülen belirtilerdir:

* Beklenen adetin başlamaması

* Memelerde dolgunluk, hassasiyet, memeucunda koyulaşma, memebaşında karıncalanma hissi

* Karnın alt kısmında dolgunluk, şişkinlik ve bazen hassasiyet

* Bulantı ve bazen kusma

* Yorgunluk, uykuya eğilim, başdönmesi

* Sık idrara çıkma

* Vajina salgılarının artması

Bu belirtiler gebelik oluştuğu andan itibaren vücudunuzda salgılanmaya başlanan gebelik hormonlarının ve salgılanma miktarı artan östrojen ve progesteronun etkisiyle meydana gelir. Bu fizyolojik hormonal değişikliklerin esas amacı vücudunuzun gebeliğe uyumunun sağlanması ve bebeğinizin gelişmesidir.

Bu belirtiler muhtemel bir gebeliğin habercisidir. Kesin tanı için gebelik testi yapılmalı veya ultrasonda gebelik gözlenmelidir.

GEBELİK (hamilelik) TESTLERİ

Gebelik rahim içinde (dış gebelik durumunda tüplerde ya da karın boşluğu gibi bir yerde) yerleştiği andan itibaren trofoblast hücreleri tarafından HCG (Human chorionic gonadotropin) adı verilen bir hormon salgılanmaya başlanır. Normalde kanda ve idrarda eser miktarda bulunan bu hormonun arttığının çeşitli testlerle gösterilmesi (HCG salgılayan tümörlerin olduğu çok ender durumlar hariç) vücutta bir gebelik olduğunun kesin kanıtıdır.

Kandaki ve idrardaki HCG seviyesinin bu hormona yapısal olarak çok benzeyen luteinizan hormon (LH) adlı yumurtlamadan sorumlu hormon ile karışmasını önlemek için HCG hormonunun beta fraksiyonu yani ß-HCG ölçümü yapılır.

İdrar Testleri :

Kanda ß-HCG belli bir eşik seviyesine ulaştığında idrara çıkmaya başlar ve gebeliğin ilerlemesiyle idrardaki seviye artar. İdrarla yapılan gebelik testlerinin esası bu ß-HCG’nin varlığının ya da yokluğunun saptanmasına dayanır. Çeşitli testlerin hassasiyeti arasındaki farklılıklar idrardaki seviyeyi tanıyıp tanıyamamalarına bağlıdır. Hassas bir test idrarda gebeliğin en erken dönemlerindeki düşük seviyedeki ß-HCG’yi tanıyabilirken, hassas olmayan testler gebelik biraz daha ilerleyip idrardaki seviye yükseldiğinde, yani daha geç bir dönemde gebeliği tanıyabilirler. İdrar testlerinde “gebelik müspet” sonucu alındığında hata oranı oldukça düşüktür. Ancak “gebelik menfi” sonucu veren testin bir süre sonra tekrarlanması uygundur.

Eczanelerde ya da evlerde hazır test kitleri yardımıyla uygulanan idrarda gebelik testlerinin güvenilirliği üretici firma tarafından her ne kadar %99 olarak belirtilse de yapılan çalışmalar özellikle adet gecikmesinin 10 günden daha az olduğu durumlarda hata oranının %50′lerde olabileceğini göstermektedir (“Hata” genellikle testin hassasiyetinin düşük olması nedeniyle varolan bir gebeliği saptayamaması şeklinde olmaktadır. Ancak tam tersi de mümkündür).

Laboratuvarda uygulanan idrarda gebelik testleri ise adet gecikmesinin beşinci gününden itibaren güvenilir sonuç verebilmektedir. Bu testler daha düşük hormon seviyelerini tanıyabilen ve bu yüzden de hazır test kitlerine göre daha hassas olan testlerdir.

Kan Testi (beta HCG):

İdrar testleri ß-HCG’nin varlığını ya da yokluğunu saptayabilirken kan testleri ß-HCG’nin kandaki seviyesini saptarlar. Böylece hormon salgısının başladığı en erken dönemlerde, henüz adet gecikmesi bile olmadan kanda ß-HCG seviyesi saptanarak gebeliğin tanısı konabilir, ya da gebelik oluşmadığı yönünde kesin karar verilebilir.

Kanda ß-HCG testi gebelik testi olarak kullanılmasının yanında dış gebelik, mol gebeliği, düşük gibi durumların tanısında da kullanılan oldukça değerli bir tanı aracıdır.

ULTRASONLA GEBELİK TANISI

Adet gecikmesi birkaç günü bulduğunda geçtiğinde gebelik testi yapılmaksızın vajinal ultrasonla gebelik tanısı konabilir. Abdominal (karından bakılan) ultrasonla ise adet gecikmesi en az bir hafta olmalıdır.

Erken gebelikte yapılan ultrasonografinin önemi:

Gebelik testinin müspet çıkması gebelik varlığının kesin kanıtıdır, ancak gebelik tanısı konduktan sonra cevap arayan önemli sorular vardır:

– gebelik normal mi ?
– gebelik rahim içinde midir, yoksa bir dış gebelik mi söz konusudur ? – bebek canlı mıdır ?
– mol gebeliği söz konusu olabilir mi ?
– çoğul gebelik söz konusu olabilir mi ?

Yukarıdaki normaldışı durumlar ileri aşamalara kadar hiç bir belirti vermeyebilir. Bu yüzden gebelik testi yapıldıktan sonra hiç bir şikayetiniz olmasa bile en erken dönemde doktor kontrolüne gitmeniz önemlidir. Yapılan basit bir ultrasonografi incelemesi, ya da gebelik çok erken dönemdeyse seri ultrasonografilerle gebeliğin yakın takibe alınması bu normaldışı durumların en erken dönemde ortaya çıkarılmasını sağlar. Erken gebelikte normaldışı durumların erken tanısı tedavi şansınızı önemli derecede yükseltir.

Erken gebelik döneminde yapılan ultrasonografinin en büyük yararlarından biri de son adet tarihiniz ile gebelik haftanız arasındaki uyumun belirlenmesidir. Erken dönemde yapılan ultrasonun gebelik haftasını belirlemedeki hata payı ±3 gündür, buna karşın miada yakın yapılan ultrasonun hata payı ±3 hafta olabilir! Bu incelemenin yapılmış olması gebeliğinizin ilerleyen dönemlerinde, belirttiğiniz son adet tarihi ile bebek ölçüleri arasında bir uyumsuzluk olduğunda, bebeğinizin miadı konusunda şüpheler oluştuğunda çok önemli veriler sağlar.

Dr. Kağan Kocatepe

Erken Hamilelik Belirtileri Nelerdir ?

Adam otunun faydaları nelerdir?

Şifalı bitkiler rahatsızlıkların tedavisinde yardımcı olmaya devam ediyor. Adam otu olarak isimlendirilen bitkinin yapısı ve faydaları hakkındaki tüm bilgileri uzmanlar kısaca açıkladılar.

adam otu 236x300 Adam otunun faydaları nelerdir?

Halk arasında köpek otu veya insan otu olarak da bilinen bitki, patlıcangiller ailesine mensuptur. Özellikle Antalya çevresinde yetişen bitkinin, kötü bir kokusu bulunmaktadır. Adamotu, bileşim olarak hyoscyamine, hyoseine, scopalamin, cuscohygrin, apoatropin ve atropine ihtiva etmektedir. Bitki 20- 40 cm arasında boylanabilmektedir.

Bilimsel olarak ise Mandragora officinarum olarak isimlendirilmektedir. Tentür ve ilaç yapımında kullanılan bitkinin çayı yapılmamaktadır. Bunun nedeni ise adamotunun köklerinin çok zehirli olmasındandır. Ama, muhakkak yapılacaksa, 0, 1gr’ı geçmemek koşulu ile kökünden yontulur veya tozu demliğe konarak üze­rine 200-300ml kaynar su ilave edilerek 5–10 dakika demlenir. Demlenen çay içime hazırdır.

FAYDALARI NELERDİR?

* Cinsel gücü artırır.
* Ağrı kesici özelliği bulunmaktadır.
* İyi bir sakinleştiricidir. Uyku sorunu olanalr için kokusu veya suyundan istifade edilmesi önerilmektedir. * Depresyonu önleyici etkisi bulunmaktadır.
* Tentürü kullanıldığında mide, barsak ve karaciğer hastalıklarına iyi gelmektedir.
* Tentür olarak artroz (eklem­lerin bozulması), artritis (eklemlerin iltihaplanması), kas romatizması ve siyatiğe karşı kullanılır.

Adam otunun faydaları nelerdir?